Gizem Coşkunarda [email protected]
Tuzluoğlu çifti, Antakya’daki ağır hasarlı evlerinden sağ çıkıp hemşire kızları ve polis oğullarıyla birlikte köydeki evlerine sığındı. Bu evin kapısını da oğullarının görev arkadaşlarına açtı! Nadiye Hanım şimdi polislerin üniformalarını yıkıyor, yemeklerini hazırlıyor. Karsu köyünde yaşayan ailenin hikâyesini dinledik..
Nadiye Tuzluoğlu ve eşi Metin Tuzluoğlu, Hatay’ın Karsu köyünden… Burası 20 bin nüfuslu büyük bir köy ama sakinlerinin çoğu uzun zamandır şehirde yaşıyor.
Metin Tuzluoğlu dört çocuğunu okutmak için vaktiyle elindeki tüm toprağı satmış. Bugün kızlarının biri Bursa’da kadın doğum uzmanı olarak çalışıyor, diğeri Gaziantep’de İngilizce öğretmeni… Hemşire olan üçüncü kızı ve polis oğluysa Antakya’da görev yapıyor. Baba Tuzluoğlu onların eğitimi için varını yoğunu harcamış harcamasına ama ata toprağından kopmak da istememiş. Bunun için 2015’te Karsu Köyü’ne bir ev yaptırmış. Ancak 6 Şubat’taki Kahramanmaraş depremleri olduğunda Antakya’daki evlerindelermiş. Binaları ağır hasar almış.
Tuzcuoğlu ailesi o evden sağ çıktıklarına olduğu kadar zamanında köydeki o evi yaptırdıklarına da şükrediyor şimdi. 6 Şubat’ta depremden sonra ilk iş köy evine sığınmışlar, o ev sağlam ama tam karşılarındaki caminin minaresi yıkılmış. Köyde birkaç enkaz var, birkaç tane de ağır hasarlı bina… Yine de onlar için en güvenli yer burası.
Metin Tuzluoğlu’yla köy meydanında karşılaştığımızda “Aç mısınız? Yemek yiyin, yengeniz size kahve yapsın” diyerek bizi ısrarlaevine davet etti. ‘Ellerindeki yemeği bizle paylaşmak istiyorlar’ diye düşünürken eve vardık ve anladık ki onlar evlerinin kapısını çoktan herkese açmış bile…
Nadiye Tuzluoğlu tüm gün yemek yapıyor, çamaşır yıkıyor. Hep bir temizlik telaşında… “Oğlumun polis arkadaşları geliyor kızım akşamları, şehirde ne kalacak yer var, ne tuvalet, ne banyo… Hiçbirinin evi kalmadı biliyor musun, 120 polis enkaz altında can verdi” diyor. “Biliyorum” diyemiyorum, susabiliyorum sadece. Bu sırada lafa eşi Metin Tuzluoğlu giriyor, “Her akşam oğlumla birlikte başka polisler de geliyor. 3’ü geliyor, 5’i gidiyor. Yengen üniformalarını yıkıyor, yemeklerini hazırlıyor. Nereye gitsin bu çocuklar? Aralarında hanımını, evladını gömüp göreve devam eden var. İnsan böyle bir acıyla nasıl baş eder” diye soruyor.
Tuzluoğlu’nun 2015’te bir ustaya ‘Malzeme benden işçilik senden’ diyerek yaptırdığı bu ev, bugün hem köylünün hem polislerin güvenli sığınağı… Banyo yapıp sıcak bir kap yemek yiyebildikleri evleri… Hepsi ‘ana’ diye hitap ediyormuş Nadiye Tuzluoğlu’na, o da evladından ayrı görmüyor hiç kimseyi.
Geçen hafta Hatay’daki 6,4 büyüklüğündeki yeni depremden sonra Metin Bey’le tekrar konuştum. “Deprem olduğunda Nadiye Yengen çığlıklarla atmış kendini sokağa. Allah’tan bizim polis evlatlar vardı yanında, yoksa korkudan delirirdi” dedi. Acil bir ihtiyaçlarının olmadığını ama şehirdeki insanların durumunun çok zor olduğunu anlatırken yineledi: “Nasıl yaşayacağız biz bunca acıyla?”
ALINTI KAYNAK: https://www.hurriyet.com.tr/kelebek/hurriyet-pazar/koy-evlerini-polislere-actilar-42228925