Koca, Hatay’da düzenlediği basın toplantısında, 19 Şubat Pazartesi günü meydana gelen Hatay merkezli depremin hemen ardından ilave 160 adet 112 ambulans ile 22 UMKE timinin görevlendirildiğini söyledi. Tüm ilçelerde taramaların tamamlandığı, enkaz alanlarında gerekli çalışmaların yapıldığı ve sahaya 590 sağlık personelinin çıktığını belirten Koca, bu depremde 4’ü olay yerinde 2’si hastanede olmak üzere 6 kişinin hayatını kaybettiğini, 562 kişinin ise yaralandığını ifade etti.

Koca, Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi acil ve ana binanın, Samandağ, Reyhanlı ve Kırıkhan devlet hastaneleri ile İskenderun Devlet Hastanesi B blokunun hafif hasarlı ve kullanılabilir durumda olduğunu ancak buna rağmen kısmen tahliye edildiğini söyledi. Koca, bu hastanelerde acil müdahale üniteleri kurularak sağlık hizmetlerinin aksatılmadan devam ettiğini, tedavisi süren 95 yoğun bakım hastasının ise Ankara, Adana ve Dörtyol’daki hastanelerine nakledildiğini bildirdi.

Koca, 17 gündür deprem bölgesinde olduğunu ifade ederek “En kesin bilgilere sahip kişi olarak hassasiyetleri anlıyorum. Fakat unutmamalı ki yayılan haberler, binbir özveriyle buralarda çalışan doktorlarımızı, hemşirelerimizi, teknik ekiplerimizi de endişeye sürüklüyor. Çok dikkatli olmak gerekmez mi? Afetlerin etkisinin paniğe yol açan şeylerle devam ettiğini bilmiyor değiliz. Kaynağı sağlam olmayan, iyi niyetli endişelerin dilden dile yaydığı haberlerin faturasını teyitsiz ihbarlarda az ödemedik. Oysa zaman demek can demektir.” değerlendirmesinde bulundu.

Koca, Adana Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi’nde yeni depremlerin ardından orta düzeyde hasar tespit edildiğini ve hastaların Adana Şehir ile Yüreğir devlet hastaneleri başta olmak üzere uygun hastanelere nakledildiğini belirterek yeni ve deprem izolatörlü inşa edilen Güney Seyhan Hastanesi’ne ihtiyaç duyulmadığını ancak hastanenin göreve her an hazır olduğunu kaydetti.

“Bu acılı halkımızın yaralarını saran doktor eli mahir, sağlık sistemi güçlüdür.” ifadesini kullanan Koca, şöyle devam etti:

“Tüm ilçeleriyle bu şehirde, merkezinden köylerine kadar hiçbir sağlık hizmetinin eksikliğini sizlere yaşatmamak için, uzmanımızla, ekibimizle, ilacımızla sahadayız. Son 17 günde sadece Hatay’da yaklaşık 1000 cerrahi müdahale gerçekleşti. 212 bin 345 muayene yaptık. Sağlık hizmetlerimiz, ihtiyaçlara cevap verecek bir muntazamlıkta devam ediyor. Sağlık konusunda emin olun ki bize güveneceğiniz her şeye sahibiz. Sahra hastanemizde tomografi cihazı dahil her şey var. Bu ülkenin işinde en iddialı doktorları, hastanın dilinden en iyi anlayan hemşireleri burada.”

– SAHRA HASTANELERİ

Koca, Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesinde kurulu, tam teşekküllü, ameliyatların yapılabildiği sahra hastanesi bulunduğunu ve burada ABD ekiplerince kurulan bir sahra hastanesinin de hizmet verdiğini belirterek diğer sahra hastanelerine ilişkin şu bilgiyi verdi:

“Eski hastane karşısına da aynı şekilde, tam teçhizatlı yeni bir sahra hastanesi yapıyoruz. Ayrıca merkez ilçede 17 farklı noktada acil müdahale sahra hastanelerimizle hizmet vermekteyiz. Arsuz, Altınözü, İskenderun, Samandağ, Hassa devlet hastanelerimizin önünde, Kırıkhan’da hastane önünde yine tam teşekküllü sahra hastanelerimiz hizmete devam ediyor. İskenderun’da millet bahçesinin de olduğu üç ayrı noktada ise acil müdahale hastanelerimiz yaralılarımızın, hastalarımızın emrinde.”

Bakanlık yönetiminde, Arsuz’da fuar alanında İspanya, Kırıkhan hastanesinde Belçika, Reyhanlı’da eski hastanenin önünde Birleşik Arap Emirlikler, Ovakent’te Özbekistan, Hassa Ardıçlı köyünde Endonezya, Defne’deki stadyumda İtalya ve Payas’ta ise Katar tarafından tam teşekküllü sahra hastaneleri kurulduğuna dikkati çeken Koca, şunları söyledi:

“Çok insani olan bir sorumluluğu, sağlık hizmetleri konusuna yaklaşımı bizleri üzen, halkımızın güvenini örseleyen az sayıdaki kişiden de bekliyoruz. Bugün halkı üzen yarın buna üzülür. Zaman sağlık sistemine güveni sarsma zamanı değil. Halk sağlığı tedbirleri hayati önem arz ediyor. Sizleri tehlikeden korumak için gerekeni yapıyoruz. İçme ve temizlik için kullanılan suları, hastalığa yol açıp açmayacakları bakımından düzenli olarak inceliyoruz. Bir süreliğine daha içme suyu olarak sadece tankerlerle getirilen suyu ve ambalajlı, hijyenik suları kullanılacağız. Bir depremden sağ çıkanlar, basit bir tedbirsizlikle ne kendi hayatını ne başkalarını tehlikeye atmamalıdır. Musluk suyunu ne zaman içebileceğimizi Hatay Valiliği veya kaymakamlıklarımız duyuracak. O güne kadar musluk yani şebeke suyu ancak temizlik için kullanılabilir. Bu uyarıyı, hiçbirimiz bir an bile unutmamalıyız. Musluk yani şebeke sularını asla içme suyu olarak kullanmıyoruz.”

Depremden etkilenen şehirlerin yıkımlara karşı diriliş ve yeniden vücut buluşların şehirleri olduğuna işaret eden Koca, “Şimdi de afete karşı verilen mücadele bir milli mücadeledir ve diğer 70 vilayetimiz burada. Bu halkın sağlık ordusu, türküler yaktığı doktorları ve sağlık çalışanları burada.” dedi.